Her Cuma bambaşka bir gündür bu okulda!
Cuma olunca, melekler karışır saflarımıza bu mescidde... Sarığını çıkararak, tesbihatını tamamlayarak görevini tamamlama bahtiyarlığına erişenlere ise kim bilir kaç meleğin tebriki vardır. O pak yüzlerde, minik saf yüreklerde her namaz sonrası görürsünüz bu ikramı...
Cuma, müslümana bayramdır. Bizdeki “Bayram” kelimesinin aslı Farsça “bejram” olup “sevinç ve eğlence günü”dür. Bayram telaffuzu ise Oğuzlar’a aittir. Arapçada ise aşağı yukarı aynı anlama gelen “iyd” kelimesi ile, her yıl yeniden dönüp gelen olduğu için “tekrar dönmek” kökünden gelir…
Hacı Sani Konukoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde de bu tariflerden farklı değildir Cuma… Öğretmenlerinden öğrendikleriyle Cuma’yı “Bayram” bilen öğrenciler, bayram coşkusunu yaşamak için bir erkenden abdest almanın ve birbirlerinin Cuma’sını tebrik etmenin mutluluğunu yaşarlar.
İHL Meslek Dersleri Öğretmeni Muhammed Erinç hocamızın hazırladığı görevli listesine aylar öncesinden adını yazdırabilenler, listeler asıldığında sanki cennetlikler listesinde adını görmüş gibi sevinç duyarlar, mutlulukları gözlerinden okunur. Gözlerindeki ışıltıyı o sıcak yüreklere dokunanlar hemen hissederler.
Ezanla başlayan serinlik rüzgârı kapıdan girerek mü’min gönülleri serinletir ve huşu ile namaz başlar. Hutbe “Din nasihattir” düsturunun bir sembolü olur ve küçük de olsa bir talebenin “nasihat”ine kulak vermek, huzurda kimseye ağır gelmez.
Sarığını çıkararak, tesbihatını tamamlayarak görevini tamamlama bahtiyarlığına erişenlere ise kim bilir kaç meleğin tebriki vardır. O pak yüzlerde, minik saf yüreklerde her namaz sonrası görürsünüz bu ikramı.
“Kul oldum, kul oldum” hassasiyetiyle mütevazı mescidimizde musafahalar yapılır namaz sonrası, dualar eşliğinde...
Ve şairin dediği:
“Her gün yalnız namazdan namaza uyanayım;
Bir dilim kuru ekmek; acı suya banayım!
Ve tekrar uyuyayım ve kalkayım ezanla!
Yaşayadursun insan, hayat dediği zanla…”
muhabbetini yüreğimizde hissederek, Cuma Namazı’nı ve namazlarımızı kılalım. Namazlardan nasibimizi alalım…
